BATI KARADENİZ
BATI KARADENİZ
BATI KARADENİZ
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

BATI KARADENİZ

BATI KAREDENİZİMİN ŞİRİN İL VE İLÇELERİNDEN HER ŞEY LÜTFEN ÜYE OLUNUZ
 
AnasayfaSİNOP İLİMİZ I_icon_mini_portalAramaLatest imagesKayıt OlGiriş yap
Arama
 
 

Sonuç :
 
Rechercher çıkıntı araştırma
Anahtar-kelime
En son konular
» iyi akşamlar................
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime15th Aralık 2012, 00:36 tarafından ASİCİDELİ

» HAYIRLI CUMALAR
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime14th Aralık 2012, 17:17 tarafından ASİCİDELİ

» GÜNAYDIN.....
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime14th Aralık 2012, 17:14 tarafından ASİCİDELİ

» ASİ BURADA
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime14th Aralık 2012, 17:02 tarafından ASİCİDELİ

» ÇOCUĞUM KASTAMONUYA GİDİYORUZ
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime23rd Ağustos 2012, 17:43 tarafından ASİCİDELİ

» Cide`nin ayak basılmamış saklı cennet koyu ve Kapısuyu HES`i
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime23rd Ağustos 2012, 17:38 tarafından ASİCİDELİ

» Kastamonu için Ulaşım ve İletişim Geçmişi
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime11th Mayıs 2012, 23:08 tarafından ASİCİDELİ

» Fenerbahçe İmparatorluğu
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime11th Mayıs 2012, 22:59 tarafından ASİCİDELİ

» GÜNÜN SÖZÜ..............
SİNOP İLİMİZ Icon_minitime11th Mayıs 2012, 22:33 tarafından ASİCİDELİ

Mayıs 2024
PtsiSalıÇarş.Perş.CumaC.tesiPaz
  12345
6789101112
13141516171819
20212223242526
2728293031  
TakvimTakvim
Ortaklar
bedava forum

En bakılan konular
BOLU KARAMANLAR KÖYÜNDE HIDRALEZ COŞKUSU
kastamonunun çekme helva efsanesi
devrek bastonu
sinop ilimizin doğal güzellikleri
BANDUMA.........
SAHANDA PASTIRMALI YUMURTA
BARTINI TANIYALIM
EKŞİLİ PİLAV
iyi akşamlar................
SİYAH BEYAZ ŞEHİR FOTOĞRAFLARI
Anket

 

 SİNOP İLİMİZ

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
ASİCİDELİ
Admin
ASİCİDELİ


Mesaj Sayısı : 191
Kayıt tarihi : 23/09/08
Yaş : 53
Nerden : KADIKÖY

SİNOP İLİMİZ Empty
MesajKonu: SİNOP İLİMİZ   SİNOP İLİMİZ Icon_minitime16th Ekim 2008, 15:47

Sinop Genel Bilgi


SİNOP İLİMİZ 00004019Karadeniz Bölgesi’nde yer alan Sinop, doğusunda Samsun, güneyinde Samsun ile Çorum, batısında Kastamonu, kuzey ve kuzeydoğusunda da Karadeniz ile çevrilidir. Aynı zamanda Sinop, Anadolu’nun Karadeniz’e uzanan en kuzey kesiminde, Boztepe Burnu ve Yarımadası üzerinde kurulmuştur. Sinop orta yükseklikteki dağlık alanlardan oluşan coğrafi bir yapıya sahiptir. Üç sıra halindeki Kuzey Anadolu Dağları’nın kuzeydeki ilk iki sırasının doğu kesimleri il sınırları içerisinde kalır. İlin orta kesimini İsfendiyar Dağları olarak tanımlanan Küre Dağları, güneyini de Ilgaz Dağlarının doğu uzantıları engebelendirmektedir. Küre Dağları 3. Jeolojik zamanın başlarında meydana gelen Alp-Himalaya kıvrım kuşağı üzerindedir. Bunlar yüksek genç dağlar olup, diğer dağlar kadar aşınmaya uğramamışlardır. Bu dağların en yüksek noktası Küre Dağları üzerindeki Zindan Dağı (1.717 m.), Ayancık’ta Çangal Dağı (1.605 m.) ve Boyabat’daki Dranaz Dağıdır (1.345 m.). Bu engebeli alanlar dışında il topraklarının büyük bölümü platolar halindedir. Buradaki dağlık alanlar ve platolar zengin bir bitki örtüsüne sahiptir.

SİNOP İLİMİZ 00004020Karadeniz’in en girintili ve çıkıntılı kıyılarına sahip olan Sinop’ta Köşk, Kayser, Karakum, Selamet, Boztepe, Sinop, Feryat, Bozburun, İnce, Güllüsu, Usta gibi bir çok önemli burunlar bulunmaktadır. Karadeniz kıyılarının hiçbir yerinde buradaki kadar korunaklı koy ve körfezlere rastlanmaz. Sinop’ta iki önemli liman bulunmaktadır. Bunlardan güneydoğudaki koyda bulunan asıl liman, kuzeybatıdaki Akliman ile Hamzaroz Koyu da eski çağlarda barınak olarak kullanılmıştır. Sinop kıyılarında Sarı Ada, Kara Ada, Tavşan Adası olmak üzere üç tane yerleşime açık olmayan küçük adacıklar vardır.

Kıyı kesiminin ardında yükselen dağların üst kısımlarında yer yer ormanlarla çevrili yaylalar bulunmaktadır. Bu yaylaların başlıcaları; Yassıalan, Düdekoğlu, Sucuoğlu, Çan, Altınyayla, Kocaoğlu, Mehmetli, Aluç, Dariözü, Yaylacık, Sakızlı yaylalarıdır. Dağlarla kıyı kesimi arasında büyük düzlükler halinde ovalar bulunmaktadır. Sinop ve Boyabat ovaları bunların başında gelmektedir.

SİNOP İLİMİZ 00004028İlde, Boyabat-Durağan yöresindeki Kızılırmak vadisinin dışında büyük vadiler yoktur. Akarsuların kendi adını verdikleri bir çok küçük vadi bulunmakta olup, aynı zamanda ilin arazi yapısını göstermektedir.

Kuzey Anadolu kırık çizgisi üzerinde yer alan Sinop, 4. derece deprem bölgesindedir. İl alanı genellikle II. Jeolojik Zamanda oluşmuştur. Yarımada, volkanik yapılıdır. Sülük Gölü eski bir volkanik kütledir.

İl topraklarını Gökırmak, Çatalzeytin Çayı, Ayancık Çayı, Tepe Çayı, Ayardin Deresi, Kanlı Dere, Çakıroğlu Çayı, Kırkgeçit ve Sarımsak Çayları Karasu ve Gebelit Çayları sulamaktadır. İlin güneydoğu sınırlarını çizen Kızılırmak’ın en büyük kollarından olan Gökırmak il sınırları içerisinden kaynaklanmaktadır. Bu akarsulardan Gökırmak Boyabat ovasını sulayıp Kızılırmak’a dökülür. Çatalzeytin, Ayancık, Karasu, Kanlıçay ve Kabalı çayları da Karadeniz’e dökülmektedir. Sinop’ta az sayıda küçük göller bulunmaktadır. Bunlardan Sinop Yarımadası üzerindeki Sülük Gölü, deniz seviyesindeki Sarıkum Gölü, deniz seviyesi altında olan Karagöl ve yarı bataklık halindeki Aksaz Gölü belli başlılarıdır. Ayrıca Taşmanlı ve Bektaşağa göletlerinden sulu tarım için yararlanılmaktadır. Yüzölçümü 5.862 km2 olan Sinop’un, 2000 Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre, toplam nüfusu 227.933’tür.

SİNOP İLİMİZ 0209Her mevsim bol yağış alan il toprakları zengin orman ve bitki örtüsüyle kaplıdır. İlin kıyı şeridinde Akdeniz bitkileri de görülür. Meşe defne, karaağaç, çınar, fındık, kızılcık, kayın, gürgen, karaçam ve sarıçamdan oluşan ormanlarla kaplıdır. Ayrıca bu ormanlarda, oldukça gür bir orman altı örtüsü vardır. Bu örtü, defne, ılgın, kızılcık ve çitlembiklerden oluşur. İlin güneyine gidildikçe de bitki örtüsü bozkırlaşmaya başlar.

Sinop’un kuzey kesiminde Karadeniz iklimi hüküm sürmektedir. İlin güney kesimlerinde ise kıyıya paralel uzanan dağlar nedeniyle, Karadeniz ikliminin etkisi giderek azalmaktadır. Bu bölgede yağışlar azalır, sıcaklık düşer, Karasal ikliminin etkileri görülmeye başlar. Sahil şeridinde ortalama yağış miktarı 679- 1077 mm.dir. En yüksek sıcaklık 35 C, en düşük sıcaklık -8,4 C.dir. İç kesimlerde ise ortalama yağış 388- 473 mm.dir. En yüksek sıcaklık 41 C., en düşük sıcaklık -10,5 C.dir.

SİNOP İLİMİZ 00004029İlin ekonomisi tarım, ormancılık, hayvancılık, balıkçılığa dayalıdır. Yetiştirilen tarımsal ürünlerin başında buğday, mısır, arpa, şeker pancarı, patates, pirinç, soğan, domates, elma, armut ve kestane gelmektedir. Az miktarda tütün ve yem bitkileri yetiştirilir. Hayvancılık önemli bir gelir kaynağı olup, alçak kesimlerde sığır ve manda, platolarda Ankara keçisi ile koyun yetiştirilir. Ayrıca tavukçuluk ve arıcılık da yapılmaktadır. İlin geleneksel uğraşlarından biri de balıkçılıktır. Açık deniz, kıyı balıkçılığı ve tatlı su balıkçılığı yapılır. Ormancılık ta başlıca gelir kaynakları arasındadır. Kalkınmada ikinci derecede öncelikli iller kapsamına alınan Sinop’ta un, balık unu, balık yağı, çeltik, süt ürünleri, orman ürünleri, dokuma, cam, tuğla, kiremit, çivi, metal fabrikaları, tekstil, mermer atölyeleri ile yaprak tütün işletmesi bulunmaktadır. Yer altı kaynakları yönünden yoksul olan ilde cam sanayiinde kullanılan kum yatakları vardır.

SİNOP İLİMİZ 00004031Sinop’ta Demirciköy, Kocagöz ve Maltepe Höyüklerinde Prof. Ekrem Akurgal, Prof. Afif Erzen ve Münster Üniversitesinden Ludwıg Budde tarafından yapılan kazı ve yüzey araştırmalarında ele geçen buluntular, yörenin İlk Tunç Çağında (MÖ.3500-2000) yerleşime açıldığını göstermektedir.

Anadolu’nun en kuzey noktası olarak bilinen İnce Burundaki fenerin batı kesimlerinde kıyını hemen yamaçlarında ele geçen, kesici, yan kazıyıcı, omurgalı kazıyıcı ve yonga parçaları diye adlandırılan taş aletler Üst Paleolitik Çağa (M.Ö. 30.000-10.000) tarihlenmektedir. Müze Müdürlüğünce yürütülen yüzey araştırmasında 44 adet höyük tespit edilmiştir. Bu höyüklerde ele geçen buluntulara göre, özellikle sahil şeridine yakın nehir ağızlarında ve nehir vadileri boyunca Kalkolitik Çağ ’dan (M.Ö. 5.500-3200) itibaren yerleşildiğini ve Tunç Çağı boyunca (M.Ö. 3200-1200) yerleşime sahne olduğu görülmektedir.

SİNOP İLİMİZ 00004032Yapılan yüzey araştırması, bölgede M.Ö. XVIII. Yüzyıl ile M.Ö. VIII. Yüzyıl arasında yerleşim izine rastlanmadığını bu dönemin Sinop için karanlık bir dönem olduğunu ortaya koymuştur. Hitit metinlerinde adı geçen Kaşkaların bölgede yaşayıp yaşamadıklarını gösteren arkeolojik bir bölge henüz saptanabilmiş değildir. Araştırmanın ortaya koyduğu bir gerçek de Sinop’ta İlk Tunç yerleşimlerinin büyük bir yangın sonucunda terk edildiği ve bu dönemden itibaren M.Ö.VIII.yüzyıla kadar karanlık bir dönemin başladığıdır.

Hititlerin önemli bir yerleşimi olan Sinop’ta Sinuwa (Sinope) kenti bulunuyordu. Kuruluş tarihi kesinlik kazanamamakla beraber; Sinuwa’nın (Sinope) hangi tarihte kurulduğu bilinmemekle birlikte, Hititler döneminde, Karadeniz kıyılarının en önemli kentidir. O dönemde, Anadolu’nun doğu-batı ekseni arasında ulaşımı sağlayan ana yol, Hattuşaş’tan geçip Ephesos’da denize ulaşıyordu. Sinuwa’nın o çağda gelişebilmesi de yalnız, Hattuşaş’ı Karadeniz’e bağlayan yolun ucunda olmasından kaynaklanıyordu.

SİNOP İLİMİZ 00004033MÖ. 756 yılında Milet’ten ayrılan ve kendilerine yeni bir şehir kurmak isteyen Miletoslu göçmenler buraya gelerek bugünkü Sinop’un ilk temelini atmışlar ve bu şehre Sinope adını vermişlerdir. Antik Çağın ünlü düşünürlerinden Diogenes’in (Diojen) Sinop’ta doğmuş olması da kentin önemini arttırmıştır.

Sinop ve civarına yayılan Lydia ve Kimmer egemenliğinden sonra Sinop’a ikinci bir kolonizasyon hareketi yapılmıştır. MÖ.630’da Lydialıların 546’da Persler tarafından yıkılmasına kadar süren dönemde Sinop tarihi karanlıktır. Perslerin Karadeniz kıyılarındaki şehirleri nasıl idare ettikleri kesinlik kazanamamıştır. Bununla beraber, varlıklarını koruyan bu şehirlerin Perslerin atadıkları Tiranlara vergi ödedikleri sanılmaktadır. Sinop bu dönemde önce Kapadokia Satraplığı, daha sonra da Pontus Kapadokiası sınırları içerisinde kalmıştır. MÖ.V.yüzyılda Sinop yöresi Perikles yönetimine bağlanmıştır.

Büyük İskender’in Persleri 334 ve 332’de yenmesinden sonra yöre Makedonyalıların egemenliği altına girmiştir. İskender’in ölümünden sonra Seleukosların yönetimine giren yöre, MÖ.III.yüzyılda Pontus Krallığının hakimiyetine girmiştir. MÖ.I.yüzyılda Karadeniz kıyılarının büyük bir bölümü ile birlikte Sinop’a da Romalılar hakim olmuştur. İmparator Cesar zamanında şehre maddi yardımlarda bulunulmuş ve kentin daha gelişip büyümesi sağlanmıştır.

SİNOP İLİMİZ 00004035Bizans dönemi konusunda tarihler Sinop’la ilgili yeterli bilgi vermemektedir. Bununla beraber, Genç Pliny’nin Trajan’a yazdığı bir mektuptan Sinop’ta çok sayıda Hıristiyan’ın yaşadığı anlaşılmaktadır. İdari olarak Armeniakon ve Pontus Themalarında dinsel olarak da Hellenpotos Metropolitliğine bağlı olarak gösterilen Sinop’ta günümüzde harabeleri bulunan Balatlar Manastır Kilisesi’nin VI. Yüzyılda yapıldığı sanılmaktadır. Bizans döneminde askeri önem kazanan Sinop’un kale içine çekildiği ve tarih boyunca gelişmiş bulunan ticaret ve kültürünün dinsel bazı olaylar nedeniyle gerilediği sanılmaktadır. Iustinianus zamanında Sinop’un kaleler, su yolları, köprüler ve kiliselerle geliştirildiği ancak, kısa süre sonra ortaya çıkan Arap istilaları bu gelişmeyi engellemiştir. İstanbul’un Latinler istila edilmesinden sonra I. Andronikos’un torunlarından Komnenoslu Aleksios ve David yönetiminde Karadeniz’in güneydoğu kıyısında Trabzon Rum Devleti kurulmuştur

Malazgirt Savaşı’ndan (1071) sonra, Paflagonya ve Sinop çevresi Süleyman Şah’ın komutanlarından Karatekin tarafından 1085’te Bizanslılardan alınmıştır. Bundan sonra yöre Bizanslılar ve Selçuklular arasında siyasi çekişmelere neden olmuştur. XIII.yüzyılda Sinop yöresi Trabzon Rum İmparatorluğu’na bağlanmışsa da Anadolu Selçukluları yöreyi yeniden ele geçirmiştir. Moğolların Anadolu’yu işgalinden sonra sürekli el değiştiren Sinop, 1277’de Pervaneoğullarına, 1322’de Candaroğullarına bağlanmış 1461’de de Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.

SİNOP İLİMİZ 00004036Osmanlı döneminde Gelibolu ile birlikte Sinop’ta deniz üssü olarak kullanılmış ve Kastamonu sancağına bağlanmıştır. XVI.yüzyılda Celali ve Suhte ayaklanmaları şehre zarar vermiş, 1614’te Kazaklar buraya saldırmışsa da Karadeniz muhafızı İbrahim Paşa onların şehri almasını engellemiştir. Kazakların Sinop’a yönelik saldırıları Sultan IV.Murad döneminde sona erdirilmiştir.

XVIII. Yüzyıl sonlarında Rusların Kırım’ı işgalleri sırasında Sinop’ta tersanenin yoğun olarak gemi yapımında çalıştığını Osmanlı arşivlerinden öğrenilmektedir. 1853 yılında Rus donanması tarafından yapılan Sinop baskını Osmanlı Devleti ve müttefikleri ile Rusya arasında Kırım Savaşı’nın başlamasına neden olmuştur. Kırım Savaşı sonrasında Sinop sancağına Kafkaslardan gelen göçmenler yerleşmiştir. Bu savaştan sonra imzalanan Paris Antlaşması’na göre tarafsız bölge haline getirilen Karadeniz’de Osmanlı Devleti ve Rusya ne tersane ne de donanma bulundurmayacaklardı. Bu anlaşmadan sonra Sinop’ta ufak çapta da olsa tersane faaliyetinin olduğu anlaşılmaktadır. Sultan II.Abdülhamid döneminde Sinop Kalesi hapishane olarak kullanılmıştır.

SİNOP İLİMİZ 00004039XIX.yüzyılda yöre, Kastamonu vilayetine bağlı Sinop sancağının sınırları içerisinde kalmıştır. I. Dünya Savaşından sonra, bağımsız bir Rum Pontus Devleti kurmaya amaçlayan ayrılıkçı çeteler, zaman zaman Sinop yörelerine de saldırmışlardır. Üçüncü Ordu Müfettişliğine ve Milli Mücadeleyi başlatma görevine atanan Mustafa Kemal Paşa, 18 Mayıs 1919 günü Sinop’a uğramış ve buradan Samsun’a hareket etmiştir. Eylül 1919’da şehirdeki küçük İngiliz birliği, Sinop Mutasarrıfı Mazhar Tevfik Bey’i tutuklamak ve hükümet konağına İngiliz Bayrağı asmak istemişse de, halkın sert tepkisi üzerine bundan vazgeçmek zorunda kalmışlardır. Sinop ve yöresindeki Milli Müdafa-i Hukuk Cemiyetlerinin teşkilatlanması Mazhar Tevfik Bey’in gayretiyle hızla gelişmiştir. Sivas Kongresinde alınan karar gereğince, Sinop ve nahiyelerinde Anadolu ve Rumeli Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin birçok şubesi açılmıştır.

SİNOP İLİMİZ 00004042İstiklal Savaşı’nda en çok şehit veren bölgelerden olmuştur. Cumhuriyetin ilanından sonra il konumuna getirilmiştir. Cumhuriyet dönemi Sinop tarihinin en önemli olaylarından biri de, Mustafa Kemal ******’ün 15 Eylül 1928’de şehre gelerek harf inkılabıyla ilgili ilk işareti ve dersi burada vermeleridir.

Sinopta günümüze gelebilen tarihi eserler: Sinop Kalesi (1215), Balatlar Kilisesi, Muineddin Süleyman Pervane Medresesi (XIII.yüzyıl), Alaaddin Camisi (1267), Saray Camisi (1374), Fethi Baba Mescidi (1353), Ulu Bey Mescidi (1358), Kadı Mescidi (1364), Cezayirli Ali Paşa Camisi, Meydankapı (Süleymaniye) Camisi (1878), Kefevi Camisi (1806), Kaleyazısı Mehmet Ağa Camisi (1062), Seyyid Bilal Türbesi (1280), Gazi Çelebi Türbesi (1322), İsfendiyaroğulları Türbesi, Sultan Hatun Türbesi(1394), Hatunlar Türbesi, Arslan Çeşmesi (1289), Şehitler Çeşmesi, 1853’te Rus donanmasının yaptığı baskın sırasında yaşamını yitiren Osmanlı denizcileri anısına yapılan Şehitlik (1857), Paşa Tabyası, Sinop Tersanesi, Eski Hükümet Konağı, Mektebi İdadi Binası (Öğretmenevi) (1876-1909), Sinop Saat Kulesi ile Eski Sinop evleri bulunmaktadır. Ayrıca Hamsilos Koyu, Akliman yöresi, Mobil ve Korucuk Köyü Mesiresi, Sarıkum, Karakum ilin doğal güzellikleri arasındadır.


Kenthaber Kültür Kurulu
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://karadenizliyim.yetkinforum.com
 
SİNOP İLİMİZ
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» GEZGİN GÖZÜYLE SİNOP
» SİNOP DOĞAL GÜZELLİKLERİ
» SİNOP CAMİ VE MESCİTLERİ
» sinop ilimizin yerel tadları
» sinop ilimizin doğal güzellikleri

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BATI KARADENİZ :: kafetarya :: batı karadeniz :: İLLERİMİZ :: SİNOPTAN HABERLER :: KASTAMONU VE İLÇELERİ :: SİNOP İLİMİZ-
Buraya geçin: